Kur’an-ı Kerim’de iman ve ibadet konularının yanı sıra, özellikle insanlar arası ilişkilerin hangi esas ve ilkeler üzerine kurulması için neler yapılması gerektiği ile ilgili pek çok öğüt vardır. Bu tür öğütlerden biri de Ȃl-i İmrân suresinin 159. ayetinde bildirilir. İlgili ayette şöyle buyrulur:
‘O vakit Allah’tan bir rahmet ile onlara yumuşak davrandın! Şayet sen kaba, katı yürekli olsaydın, hiç şüphesiz etrafından dağılıp giderlerdi. Şu hâlde onları affet; bağışlanmaları için dua et; iş hakkında onlara danış. Kararını verdiğin zaman da artık Allah’a dayanıp güven. Çünkü Allah, kendisine dayanıp güvenenleri sever.’
Ȃl-i İmrân suresi Kur’an-ı Kerim’in üçüncü suresidir. Medine’de inmiştir. İki yüz ayettir. Hz. Meryem’in (a.s.) babası olan İmrân’ın ailesinden bahsedildiğinden dolayı sureye ‘İmrân’ın ailesi’ anlamında Ȃl-i İmrân suresi denilmiştir. Sure hicretin üçüncü yılında Uhud Savaşı’ndan sonra inmeye başlamış, tamamlanması ise hicretin 9. yılına kadar devam etmiştir. Müfessirlerin çoğunluğuna göre surenin önemli bir kısmının iniş sebebi, Necran Hristiyanları adına Medine’ye gelen heyetle Hz. Peygamber (s.a.v.) arasında geçen Allah (c.c.) inancı konusundaki tartışmalardır.
Konu özetinin devamı için pdf dosyayı indirebilirsiniz.